Türkiye’de iş modelleri değişiyor! Geleceğin ön plana çıkan meslekleri belli oldu

Dijital erişimin genişletilmesinin 2025-2030 döneminde Türkiye’nin işgücü piyasası içerisinde önemli değişiklikler getirmesi bekleniyor. Türk şirketlerinin yüzde 60’lık kısmı enerji teknolojilerinin iş modelleri tarafını değiştirmesini bekliyor. Robotik mühendisleri, yenilenebilir enerji mühendisleri, otonom ile elektrikli araç uzmanları gelecekte daha fazla ilgi görmesi beklenen mesleklerin arasında yer aldığı görülüyor.

Dünya Ekonomik Forumu’nun yayımladığı İşlerin Geleceği Raporu 2025, işlerin geleceğine ilişkin önemli veriler sundu. TÜSİAD – Sabancı Üniversitesi Rekabet Forumu işbirliğiyle Türkiye’de bir araştırma çalışması yürütüldüğünü belirten rapor, işgücü piyasasındaki değişikliklerin 2030’a kadar işlerin yüzde 22’sini etkileyeceğini gösteriyor. Bu dönüşümün sonucunda ise, 170 milyon yeni iş yaratılacak ve 92 milyon iş ortadan kalkacak, bunun sonucunda da 78 milyon net iş yaratılacak. Teknolojik ilerlemelerin yanı sıra demografik değişimler ve jeoekonomik gerilimler dünya çapında endüstrileri ve meslekleri dönüştüren bu değişimin ana itici güçleridir.

“Enerji teknolojisi Türkiye’nin iş modelini değiştiriyor”

Geleceğin ön plana çıkan meslekleri belli oldu

Dijital erişimin genişletilmesinin, 2025-2030 yılları arasında Türkiye’nin işgücü piyasasında büyük değişiklikler getirmesi beklenirken söz konusu durum ülkede faaliyetleri bulunan şirketlerin yapay zeka ve robotik gibi teknolojilerden daha fazla faydalanmasının önünü açacaktır. Aynı zamanda Türk şirketlerinin %60’ı enerji teknolojisi nedeniyle iş modellerinin değişmesini bekliyor. Bu beklentilerin ise ülkede hızlı büyümesi beklenen meslekler listesine de yansımakta olduğu söylenirken robotik mühendisleri, yenilenebilir enerji mühendisleri, otonom ve elektrikli araç uzmanları önümüzdeki dönemde dikkat edilmesi gereken mesleklerden biri olacağı ve çok sayıda kişinin ilgisini çekmesi beklendiği ifade ediliyor.

İşverenler, 2030 yılına kadar Türkiye’de iş becerilerinin yüzde 44’ünün değişeceğini öngörüyor. Bu oran %39 olan dünya ortalamasının üzerindedir. Yapay zeka ile büyük veriler, teknolojik okuryazarlık, siber ağ ile güvenlik, Türkiye’de hızlı büyümesi beklentisi olan beceriler şeklinde değerlendiriliyor. Çok dilli becerilerin küresel ortalamanın üzerinde önem kazandığı da dikkat çekişmektedir.

“En büyük engeller beceri açıkları”

Küresel alanda 1.000’den fazla şirketin katılımı ile oluşturulan rapor, şimdilerde iş dönüşümünün önünde olan en büyük engellerin beceri açıkları olduğunu belirtiyor. İşverenlerin yüzde 63’übüyük zorluk olarak beceri eksikliğini vurguluyor, ancak mevcut işler için gereken becerilerin yaklaşık olarak üzde 40’ının değişmesi beklentisi de oluşuyor.

Geleceğin ön plana çıkan meslekleri belli oldu

 Yapay zeka, büyük veriler ve siber güvenlik alanlarında teknoloji becerilerine olan talep hızla artarken yaratıcı düşünme, esneklik ve çeviklik şeklindeki insan becerileri de önemini korumaya devam edecek. Hızla değişim yaşayan bir işgücü piyasasında, bu beceri türlerini içeren karmaşık beceri setlerine olan ihtiyacın artması beklenmektedir.

2030 yılına gelindiğinde iş büyümesinin ön saflardaki işlerde ve bakım ve eğitim şeklindeki kilit sektörlerde en güçlü olması beklenirken yapay zeka ve yenilenebilir enerjideki gelişmeler aynı zamanda iş piyasasını da dönüştürüyor Bu çerçevede teknoloji ve uzmanlık gerektirdiği değerlendirilen birçok işe olan talebi de artırıyor. Buna karşılık grafik tasarımcılığı gibi bazı rutin işlere olan talep azalıyor.

“2030’da işgücü piyasasında büyük değişimler bekleniyor”

Tarım çalışanları, teslimat şoförleri ve inşaat işçileri gibi ön saf çalışanları 2030 yılına kadar en büyük iş büyümesini görecek. Demografik eğilimler ve kilit sektörlerde artan talep göz önüne alındığında, eğitim profesyonellerine yönelik önemli büyüme öngörülmektedir. Öte yandan üretken yapay zekanın getirdiği değişimlerle kasiyerlik, idari asistanlık gibi zaten gerileyen mesleklere grafik tasarımcıların da eklendiğini belirtmekte fayda var.

“120 milyon işçi işini kaybetme riski taşıyor”

İşletmeleri küresel olarak dönüştürmenin en zorlayıcı faktörü olan beceri açıkları, işverenlerin %63’ü tarafından geleceğe hazırlanmanın önündeki en büyük engel şeklinde değerlendiriliyor. Küresel işgücünün 100 kişiden oluştuğu bir senaryoda, 2030 yılına kadar 59 kişinin tekrar eğitilmesi ya da mevcut becerilerini geliştirmeleri gerekecektir. Fakat, bu kişilerden 11’inin eğitim olanaklarından yararlanamadığı tahmin edilmektedir. Bu, orta vadede 120 milyondan fazla işçinin işsizlik riski ile karşı karşıya kalabileceği anlamına gelmektedir.

Geleceğin ön plana çıkan meslekleri belli oldu

Yapay zeka, büyük veriler, siber ağ oluşturma ve güvenlik becerilerine olan taleplerin hızlı şekilde artması beklenirken, analitik düşünme, bilişsel alandaki beceriler, liderlik ve işbirliği gibi insani becerilerin önemini korumaya devam edeceği değerlendiriliyor. Birçok start-up, teknoloji ile insan becerilerini birleştiren karmaşık becerilere giderek daha çok ihtiyaç duyacak.

“Şirketler çalışan sayısını azaltmayı hedefliyorlar”

Yapay zeka ile iş modellerini büyük ölçüde değiştiriliyor. Dünyanın dört bir yanındaki işverenlerin yarısı, yapay zekanın yeni olanaklarından yararlanmak için operasyonlarını tekrar düzenlemeyi planlıyorlar. Bu değişimle ilgili en yaygın yaklaşım ise çalışanların yeniden eğitilmesine ve becerilerinin geliştirilmesine yatırım yapmaktır. İşverenlerin yüzde 77’si bu yönde hareket edeceğini söylüyor. Ancak %41’i, bazı görevlerin yapay zeka tarafından otomatikleştirilmesi nedeniyle iş gücünün azalmasını bekliyor. İşverenlerin neredeyse yarısı, beceri eksikliklerini kapatmak ve teknolojik değişimin insanlar üzerindeki olumsuz etkisini azaltmak için yapay zekadan etkilenen pozisyonlardaki çalışanları başka fonksiyonlara yeniden yerleştirmeyi planlıyor.

Hızla gelişen teknoloji, iş liderlerini, politika yapıcıları ve çalışanları işbirliği yapmaya zorlarken paydaşların, iş gücünü söz konusu değişimlere hazırlamaya çalışırken, tüm sektörlerde ve ülkelerde olası iş kayıplarını önleme sorumluluğunu üstlenmesi gerekiyor.

Tüm bu gelişmeler ise, siber güvenlik alanlarda olan becerilere taleplerin daha fazla artmasına neden oluyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir