Son yıllarda aralıklı oruç uygulaması, popüler olmasına rağmen sağlık üzerindeki etkileri tartışmalı. Amerikan Kalp Derneği’nin araştırmasına göre, günde sadece 8 saat yemek yiyen kişilerde kalp hastalığı riski önemli ölçüde artıyor.
Şok diyetlerle zayıflamak isteyenler dikkat ölüm tehlikesi ile karşı karşıya kalabilirsiniz. Fazla kilolarından şikayetçi olanlar özellikle kısa sürede fazla kilo vermek için vücudu şoka sokan o popüler diyetleri tercih edenler hiç de işler beklediğiniz gibi ilerlemeyebilir. Uzmanlar uyardı bu diyetlerin sonucu çok daha vahim olabilir.
Yapılan geniş çaplı bir araştırmaya göre, günde sadece 8 saat yemek yiyen kişilerin kalp hastalıklarından ölme riski çok daha yüksek. Araştırma sonuçları özellikle son dönemde popüler olan 8 saatlik beslenme programının beklenmedik bir sonucunu ortaya koydu.
Popüler kısa süreli beslenme programları, kalp sağlığı için beklenmedik bir tehdit olabilir. Yapılan araştırma, günde 8 saatten az yemek yiyen kişilerde kalp hastalıklarından ölüm riskini neredeyse ikiye katladığını gösterdi. Özellikle kronik hastalığı olan kişilerde bu risk çok daha yüksek. Alınan araştırma sonuçları, bu tür beslenme programlarının dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
Popüler Olmasına Rağmen Riskli
Profesör Victor Wenze Zhong liderliğindeki araştırma ekibi, son derece çarpıcı bir bulguya ulaştı. 8 saatlik zaman kısıtlamalı beslenme programını takip eden kişilerin, kalp ve damar hastalıklarından ölüm risklerinin daha yüksek olduğunu ortaya koydular. Bu sonuç, kısa süreli beslenme programlarının popüler olmasına rağmen, uzun vadede beklenmedik sonuçlar doğurabileceğini gösteriyor.
Araştırmacılar, günde 12-16 saatlik normal yemek yeme süresiyle kıyaslandığında, daha kısa yeme sürelerinin daha uzun yaşamla ilişkili olmadığını net bir şekilde belirtti. Bu bulgu, kısa süreli beslenme programlarının sağlık üzerindeki olumlu etkileri hakkındaki yaygın inanışı sorguluyor.
Uzmanlar, popüler diyet trendleri yerine kişiye özel beslenme programlarının önemini vurguluyor. Sağlıklı beslenmek için uzun süre aç kalmak yerine, ne yediğinize dikkat etmek çok daha önemli. Akdeniz tipi beslenme gibi dengeli ve çeşitli beslenme modelleri, genel sağlık için sıklıkla öneriliyor.
Doğal ve Dengelenmiş Beslenme
Uzmanlar, sağlıklı yaşam için en ideal beslenme biçiminin Akdeniz diyeti olduğunu vurguluyor. Bol miktarda sebze, meyve, tam tahıl, sağlıklı yağlar ve balık tüketmek, kalp ve damar sağlığını koruyarak birçok hastalığa karşı vücudu güçlendiriyor. Akdeniz diyeti sadece kalp sağlığına değil, aynı zamanda kanser riskini de azaltıyor. Kırmızı et, alkol ve işlenmiş gıdaları sınırlayarak, kansere yakalanma olasılığını önemli ölçüde düşürebilirsiniz. Dr. Landau, Akdeniz diyetinin kalp sağlığı üzerindeki olumlu etkilerini vurguluyor. Yapılan araştırmalar, bu beslenme biçimini benimseyen kişilerin kalp krizi ve inme risklerinin daha düşük olduğunu gösteriyor.
Beslenme Kalitesi, Yaşam Süresini Uzatır
Yaşam tarzı tıbbı ve beslenme uzmanı Dr. David Katz, yapılan araştırmaların sonuçlarını değerlendirirken, sağlıklı beslenmenin kronik hastalıklarla mücadelede ve yaşam süresini uzatmada ne kadar önemli olduğunu vurguladı. Katz, daha sağlıklı beslenme alışkanlıklarının, kalp hastalıkları ve kanser gibi birçok hastalığın riskini azaltarak insanların daha uzun ve daha sağlıklı yaşamasına olanak tanıdığını belirtti.
Uzmanlar, mevcut sağlıklı beslenme modellerinin bile daha da geliştirilebileceği ve daha büyük faydalar sağlayabileceği görüşünde ortak noktada buluşuyor. Optimal olarak tanımlanan beslenme şekillerinin, mevcut beslenme alışkanlıklarına göre çok daha iyi sonuçlar verdiği biliniyor. Ancak, beslenme bilimindeki gelişmeler sayesinde, beslenme alışkanlıkları daha da iyileştirilebilir ve yaşam süresi üzerindeki olumlu etkileri artırılabilir.
Uzun yıllardır yapılan araştırmalar, kırmızı ve işlenmiş et tüketiminin kalp hastalıkları, bağırsak kanseri gibi ciddi sağlık sorunları riskini artırdığını gösteriyor. Bu nedenle, uzmanlar bu tür gıdaların tüketimini sınırlamanın önemini vurguluyor. İngiltere Sağlık Bakanlığı Beslenme Bilimsel Danışma Komitesi üyesi Tim Key, işlenmiş etlerin bağırsak kanseri riskini artırdığına dair güçlü bilimsel kanıtlar olduğunu belirtti. Dünya Sağlık Örgütü de 2015 yılından bu yana işlenmiş eti kanserojen olarak sınıflandırmış durumda.