Bireysel kredi kartı borçlarının rekor seviyelere ulaşmasıyla bankacılık sektörü zorlu bir dönemden geçiyor. Bankaların kârlılığı üzerindeki baskılar artarken, uzmanlar da enflasyon, döviz kuru ve KKM gibi konularda önemli riskler olduğunu vurguluyor. İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran’ın açıklamalarına göre, Merkez Bankası’nın faiz indirimi beklentileri ve dolar/TL kurunun yıl sonu tahmini sektördeki belirsizlikleri artırıyor.
Bankaların kâr marjları, artan kredi kartı borçlarının yükü altında ezilirken, uzmanlar ilk faiz indiriminin ne zaman geleceği sorusunu gündeme getiriyor. İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran’ın açıklamalarına göre, Merkez Bankası’nın kasım ayında faiz indirimine gidebileceği öngörülüyor. Ancak Aran, dolarizasyon riski ve risk ağırlıklı varlık düzenlemelerindeki esneklik ihtiyacı gibi konularda da önemli uyarılarda bulundu.
Bireysel kredi kartı alacaklarında kaygı verici bir artış yaşandığı belirtildi. Sektör verilerine göre, 30 Haziran itibarıyla donuk alacakların toplam tutarı 216,5 milyar liraya ulaştı. Bu tutarın 147,9 milyar lirası ticari, 68,8 milyar lirası ise bireysel kaynaklı. Özellikle bireysel kredi kartı alacakları dikkat çekici bir artış göstererek yılbaşındaki 15 milyar liralık seviyeden 31,2 milyar liraya yükseldi.
Bu durum, bankaların kârlılığını da olumsuz etkiliyor. Bankaların net faiz marjı üzerindeki baskılar artarken, özkaynak kârlılığı da düşüş gösteriyor. Uzmanlara göre, enflasyon muhasebesi yapılabilseydi birçok banka zarar açıklayabilirdi. Ancak mevcut durumda, enflasyon muhasebesinin olmaması nedeniyle bankalar kârlı görünmeye devam ediyor.
İlk Faiz İndirimi Ne Zaman Gelecek?
İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran’a göre, enflasyonun yıl sonunda yüzde 42, 2025’te ise yüzde 20 seviyelerine gerilemesi bekleniyor. Hane halkının enflasyon beklentilerinin de zamanla Merkez Bankası’nın piyasa katılımcıları anketiyle uyumlu hale geleceği öngörülüyor.
Mart ayından bu yana politika faizini yüzde 50’de sabit tutan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB), ilk faiz indirimine kasım ayında 250 baz puanlık bir düşüşle başlayacağı tahmin ediliyor. Aran, bu beklentinin temel nedenlerini şöyle açıklıyor:
“Çünkü TCMB ilk olarak ekimde enflasyonun, politika faizinin altına düştüğünü görecek. Ekimin 3’ünde eylül enflasyonu açıklandığında muhtemelen yüzde 50’nin altına inen bir yıllık enflasyon rakamı görülecek ve politika faizi enflasyonun üstünde kalacak. Ekimde hızlı bir karar alınacağını sanmıyorum, Ama kasım toplantısından itibaren kademeli faiz indirim sürecine girilebileceğini ve politika faizinin 2024 sonunda yüzde 45, 2025 sonunda da yüzde 25’e kadar inebileceğini düşünüyorum.”
Yıl Sonu Dolar/TL Tahmini: 38
Aran, yıl sonu dolar/TL kuru tahminini paylaştı. Olağanüstü bir gelişme yaşanmaz ve liraya olan güven devam ederse, Merkez Bankası’nın mevcut politikasını sürdüreceğini öngören Aran, dolar/TL kurunun yıl sonunda yaklaşık 38 seviyesine ulaşabileceğini belirtti.
Ancak Aran, dolarizasyon riskine karşı da uyarıda bulundu. Eğer ekonomi yeniden dolarlaşma eğilimine girerse, Merkez Bankası’nın faiz indirimi süreci kesintiye uğrayabilir.
Risk Ağırlıklı Varlık Düzenlemesi Talebi
Hakan Aran risk ağırlıklı varlık düzenlemelerinde değişiklik yapılmasını talep ediyor. Aran, bankaların fiyat istikrarı ve enflasyonla mücadeleye yönelik düzenlemelere uyum sağladığını ancak risk ağırlıklı varlık düzenlemelerinde esneklik beklendiğini belirtti.
Aran, geçmişte döviz kurlarındaki dalgalanmaları önlemek amacıyla bazı kredilerin risk ağırlığının artırıldığını ve bu sayede kredi büyümesinin sınırlandırıldığını hatırlattı. Ancak şu anda kredi büyümesinin zaten sınırlandırıldığına dikkat çekerek, bu düzenlemenin artık gerekli olmadığını ifade etti.
KKM Bakiyesi Yıl Sonunda 20 Milyar Dolara İnecek
Hakan Aran, Kur Koruma Mevduatı (KKM) bakiyesinde önemli bir düşüş yaşandığını belirtti. Sektördeki KKM bakiyesi şu anda 51,6 milyar dolara gerilemiş durumda. Aran, KKM’den çıkış stratejisi konuşulurken bakiyenin 122 milyar dolar seviyelerinde olduğunu hatırlatarak, şu anki seviyenin oldukça yönetilebilir olduğunu ifade etti.
Aran, yıl sonuna kadar KKM bakiyesinin 20 milyar dolar seviyesine inmesini beklediğini söyledi. Bu durumun, mevduat yapısında Türk Lirası’nın ağırlığının artmasına yol açacağını öngörüyor.